|

C Vitamini Nedir?

Hastalıklardan korunmak ve zinde hissetmenin ilk basamaklarından birisi sağlıklı beslenmektir. Vücudun günlük işler için duyduğu enerjinin karşılanması gerekir. Bunun dışında gerekli olan makro ve mikro besinler de tam olarak alınmalıdır. Sorunsuz bir beden için karbonhidrat, protein ve yağların yeterli miktarda alınması dışında mineral ve vitaminler de yeterli düzeyde vücuda girmelidir. C vitamini eksikliği sık görülen türlerden bir tanesidir. Antioksidan özelliği bulunan bu vitamin kansere ve enfeksiyon rahatsızlıklarına karşı bağışıklık sistemini zinde tutar. Işık, ısı ve metal teması ile kaybolabilen C vitamini hassas bir vitamindir. C vitamininin kaynaklarının ölçülü şekilde kullanılması eksiklikleri önlemek için elzemdir. Sağlıklı bir vücut için dengeli beslenme şarttır.

C vitamini nedir?

Askorbik asit olarak da isimlendirilen C vitamini bedenimizde çok önemli görevler yerine getirmektedir. C vitamini suda çözünen vitaminler grubunda yerini alır. Vücut tarafından sentezlenmediğinden tamamen besinlerden karşılanır. Günlük olarak alınması gereken C vitamini miktarı bireylere göre değişmekle beraber ortalama 75-90 mg olarak belirtilir. Emziren anneler ve hamile kadınlarda bu oran daha yüksek olarak karşımıza çıkar.

C vitamini vücutta depolanmaz ve günlük olarak gereken miktar kadar vücuda alınmalıdır. Bu husus C vitamini eksikliğinin sık olarak görülmesine olanak tanımıştır. Günlük alınan C vitamini ter ve idrar ile vücut dışarısına atılır. C vitamini eksikliği durumunda kansızlık, diş etinde kanamalar meydana gelmesi, deride lekelenme veya morarma ve genel olarak yaralanmalarda ve hastalıklarda geç iyileşme gibi faktörler görülür. Eksikliğin uzun bir süre boyunca devam etmesi ise skorbüt ismi verilen bir hastalığa dönüşür. Bu hastalık ciltte morarma, eklem ve kas ağrıları, kolay kanama gibi faktörlerle kendini belli eder.

C vitamininin faydaları nelerdir?

C vitamini vücudumuz için faydası çok sayıda olan bir vitamindir. Yaralanmaların ve hastalıkların iyileşmesini sağlayan bir protein olan kollajenin oluşmasında da görev almaktadır. Bunun dışında C vitamini yaraların iyileşmesinde önemli bir rol oynarken kıkırdak, kemik ve dişler için onarım görevini de üstlenir. Aynı zamanda birçok biyolojik fonksiyonun yerine getirilmesinde önemli ölçüde rol oynayan C vitamini antioksidan özelliği ile koruyucu bir formda da bulunmaktadır. Antioksidan özelliği ile beraber serbest radikallere karşı nötrleştirme tepkimesi verir ve normal hücrelerin hasar alması engellenir. Genetik anlamda da hasarı önleyen C vitamini bağışıklık sisteminin de kuvvetlenmesini sağlar. Kış aylarında karşımıza çıkan soğuk algınlığı gibi enfeksiyon hastalıklarına karşı da vücudu güçlü tutar. Diğer yapı taşı besinler gibi C vitamini alımı da özenle takip edilmeli ve dengeli bir beslenme yapılmalıdır. Yukarıda saydıklarımız dışında C vitamini şu noktalarda önemli yer tutar.

Kronik hastalıklara yakalanma riskini azaltır.

Genel anlamda antioksidan ürünler bedenin savunma fonksiyonunu kuvvetlendirerek kronik rahatsızlıkların meydana gelmesini önlemeye yardımcı olur. C vitamini antioksidan özelliği ile beraber serbest radikalleri vücuttan uzaklaştırır ve oksidatif stresi minimal seviyede tutar. Bu fonksiyon sayesinde kalp ve damar rahatsızlıkları başta olmak üzere çok sayıda kronik hastalığa karşı koruma sağlamaktadır. Ayrıca tansiyonu minimize edici bir özelliğe sahip olduğuna dair çalışam sonuçları mevcuttur. Bu noktada kanı kalpten ileten damarların gevşemesine neden olduğu ve tansiyonu düşürdüğü görülmüştür.

Kan lipitlerini dengeler.

Bazı araştırmalarda C vitamini kolesterol ve trigliseridin yüksek olduğu durumlarda dengeleme işlemine yardım eder. Bu sayede C vitamini alımının düzenli ve yeterli olması kalp ve damar hastalıklarına yakalanma olasılığını düşürdüğü ortaya çıkmıştır.

Gut ataklarını önler.

Gut, eklemlerde ürik asitin birikmesine yol açan bir hastalıktır. Ağrılara, şişliklere ve iltihaplanmalara da yol açar. C vitamini ise ürik asit seviyesini düzenler ve gut ataklarını önlemeye yardım eder.

Demir emilimini arttırır.

Besinlerle vücuda alınan demirin bağırsaklarda C vitamini tarafından asidik ortam oluşarak daha yüksek miktarda emilmesi sağlanır. Demir emiliminin bu sayede artmasıyla kansızlık da minimal seviyede tutulur. C vitamininin bu fonksiyonundan verimli bir şekilde yararlanmak için içinde bol miktarda demir bulunan tavuk, balık, kırmızı et, baklagil gibi yiyecekler tüketilmelidir. Ayrıca bu maddeler yine C vitamini içeriği olan salata ve limon gibi besinlerle beraber tüketilebilir.

Bilişsel fonksiyonları güçlendirir.

Yaşlılıkla ortaya çıkan unutkanlık yani demans rahatsızlığı ile mücadele eden c vitamini merkezi sinir sistemi çevresinde oluşabilecek inflamasyon ve oksidasyonu azaltarak veya önleyerek hafızayı güçlendirir ve düşünme gücünü artırır. Bu sayede demans konusunda da etkili bir rol oynar.

Bağışıklık sistemini güçlendirir.

C vitamini yani askorbik asit insan vücudunu enfeksiyonlara karşı savunan fagosit ve lenofositik hücreler olarak bilinen beyaz kan hücrelerinin oluşturulmasını tetikler. Bu şekilde de daha güçlü bir bağışıklık sistemi meydana getirerek zararlı hücrelerle daha etkin savaşan bir vücut meydana gelir.

C vitamini nelerde var?

En önemli C vitamini kaynağı sebze ve meyvelerdir. Ancak C vitamini hassas bir yapıya sahip olmasından ötürü ısı, pişirme, metal bıçak kullanımı veya doğrayıcı aletlerle temas etme, oksijene ve ışığa maruz kalma gibi hususlarda değerini yitirebilmektedir. Bu sebepten ötürü birçok besinde yer almasına rağmen hassas yapısı yüzünden esas kaynak olarak meyve ve sebzeler kabul edilmektedir. Daha efektif bir şekilde vücuda C vitamini almak için ise meyve ve sebzelerin taze olmasına özen gösterilmelidir. Ayrıca kabuklu olarak tüketilmesi daha büyük yarar sağlayacaktır. Salata soslarındaki asidik ortamdan dolayı taze yeşillikler ve sebzeler içerisinde yer alan C vitamini de zarar görebileceği için yenmeden hemen önce soslanarak yenmesi C vitamini daha efektif olarak vücuda alacaktır. Bol miktarda C vitamini içeren maddelere örnek olarak limon, portakal, greyfurt, mandalina, kivi, ananas gibi taze meyveler; roka, maydanoz, marul gibi yeşillikler; domates, brokoli, lahana gibi sebzeler verilebilir.

C vitamini takviyesi kullanılmalı mı?

C vitamini günlük olarak belirli miktarlarda alınması gereken bir maddedir. Yeterli miktarda C vitamini alınamaması ise birçok soruna yol açabilir. Halk arasında da C vitamini takviyeleri kullanılan ilaçlardır. Sağlıklı ve düzenli bir beslenme ile ise c vitamini takviyesine gerek duyulmadan bu sorun giderilebilir. C vitamininin aşırı alımına da dikkat edilmesi gerekir. C vitamini takviyelerine doktor tarafından karar verilir. Ağız yoluyla alınan hapların bağırsaklardan hücrelere geçişinde yani biyoyararlanımında sorun olabileceği için damardan uygulamaları tercih edilir. Ancak bunun Doktor tavsiyesi ve kontrolü ile uygulanması gerekir. Yapılan çalışmalarda, vitamin takviyelerinin kanser hastalarında nüksü artırdığı yada sigara içenlerde akciğer kanseri riskini artırdığı gözlemlenmiştir. Bu çalışmalar da ağızdan alınan vitaminlerin biyoyararlanımında sorun olabileceği yada hücrelere farklı mekanizmalarla etki edebildiğini göstermektedir.

Eğer siz de C vitamini eksikliği yaşıyorsanız doktorunuza danışarak tedavi olmayı tercih etmelisiniz. Yapılacak en iyi şey, eksikliği laboratuvar testleri ile saptandıktan sonra vitaminlerin damar yoluyla belli aralıklala verilmesidir. Ancak, yeterli ve dengeli beslenme çoğu soruna çözüm olabilecek nitelikte olup C vitamini eksikliğini de giderebileceği unutulmamalıdır.

Detaylı bilgi almak için iletişim sekmesini kullanarak bize ulaşabilirsiniz.

Diğer Makaleler

  • Hemanjiom Nedir?

    Kan damarlarının yoğun bir biçimde toplanmasına hemanjiom adı verilir. En sık olarak ciltte meydana gelen hemanjiomlar, şekil olarak kan damarı yumağı gibi parlak kırmızı bir nodül olarak görülür. Ciltte meydana gelirse en sık kafa derisi, göğüs, sırt veya yüzde görülebilir, ancak vücudun herhangi bir yerinde de görülebilir. Hemanjiom eğer soluk alıp vermeyi veya görme duyusunu…

  • |

    Alfa Lipoik Asit (ALA) Nedir?

    Hücre içerisinde enerji metabolizmasında rol oynayan bir yağ asidi olan alfa lipoik asit (ALA), bütün insan hücrelerinde yer alan organik bir maddedir. Enerjinin üretim merkezi olan mitokondri içerisinde sentezlenen alfa lipoik asit, iltihaplanmayı ve yaşlanmayı engelleyen bir antioksidan olarak işlev görür. Birçok cilt malzemesinde bulunan alfa lipoik asit cilt bakımında hücrelerin enerji üretiminin sağlanması gibi…

  • |

    Selenyum Nedir?

    Selenyum insanlar için çok faydalı bir mineral olup dışarıdan alınması gereken esansiyel bir maddedir. Vücutta birçok enzimin yapısına katılan selenyum tiroid bezinin fonksiyonlarının sağlanmasında da görev almaktadır. Antioksidan mekanizmalarla işbirliği sayesinde bağışıklık sisteminin etkin olarak işlenmesini sağlar. Aynı zamanda arsenik, civa ve kadmiyum gibi ağır metallerle meydana gelen zehirlenmeler sonucu ortaya çıkan toksik etkilerin azalmasına…

  • |

    Meme Kanseri İçin Geliştirilen Aşı Etkili Mi?

    Meme kanseri, meme dokusundaki hücrelerin anormal bir şekilde çoğalması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Zamanında tanı ve tedavi, kanserli hücrelerin lenf bezlerine sıçramasını ve metastaz sürecinin ilerlemesini engellemede önemli bir role sahiptir. Meme kanseri nadir de olsa, erkeklerde de görülebilmektedir. Bu hastalığın kalıtsal nedenlerle ortaya çıkma oranı %15-20 seviyelerindedir. Ama yakını meme kanseri olan birinin…

  • |

    Beyin Tümörü Tedavisi

    Beyin tümörü tedavisinde uygulanan yöntemler radyoterapi, kemoterapi, cerrahi, radyocerrahi, hipertermi ve elektrik alan tedavisi ve immünoterapi olarak sıralanabilir. Beyin tümörünün türüne, büyüklüğüne ve bunlara benzer birçok faktöre göre farklı tedaviler uygulanmaktadır. Vücut içerisinde farklı bir alandan gelişen kansere bağlı olarak beyne bir sıçrama var ise buna ikincil beyin tümörü ismi verilmektedir. İkincil beyin tümörü yani…

  • |

    Magnezyum Nedir?

    Vücudumuz için kritik öneme sahip minerallerden birisi olan magnezyum metabolizmamızda görev yapan birçok enzim için fonksiyonel görevlere sahiptir. Bununla beraber vücudun asit ve baz dengesinde etkin bir rol oynamaktadır. Kas ve sinir sisteminde de görevi bulunan magnezyum kalsiyum minerali ile beraber çalışmaktadır. Magnezyum kasın gevşemesinden sorumlu iken kalsiyum ise kas kasılmalarında rol almaktadır. Kalsiyum ve…